Geleceğin Dünyasına Yolculuk... / Koç Kolding, Bizden Haberler Dergisi
Ufuk Tarhan’ın sosyal medya, blog, kitap, vb. linkleri:  https://taplink.cc/futuristufuk

Geleceğin Dünyasına Yolculuk...
 


1) Çocuk gelişimi ve eğitim geçmişte de günümüzde de çok hassas bir konu oldu. Özellikle son yıllarda geliştirilen dijital, akıllı tahtalar ve bilgisayarlar eğitimde büyük ilgi gördü. Geleceğin çocukları nasıl eğitilecek, nasıl gelişecekler, onları neler bekliyor?
 
Her şeyden önce geleceğin çocukları yani “Screenagers”  ya da “Parmak nesli” eğitilmeyecek, eğitilemeyecek!
 
Çünkü şu anda dahi eriştiğimiz teknolojik olanaklar ve yeni düşünce sistemi, geleceğin ihtiyaçları, yükselen trendler, değerler eğitime bambaşka anlamlar, biçimler yüklüyor.
 
Eğitimin alışılagelmiş algısı, yöntemi, kanalları yani; okullar, sınıflar, insandan insana ve çok bilenden ve/veya büyük olandan aşağıya, daha genç olana doğru kurgulanmış hiyerarşik, stabil, kalıplaşmış yapısı insanlık tarihinde ilk defa anlamını yitirmeye başlıyor…
 
Yani eğitmek değil, “öğrenmek” odaklı yeni bir anlayışa geçiliyor. Geçmek zorundayız.
 
Bilgilenmek, öğrenmek artık yerden yapılabilen; mekandan bağımsız, internet aracılığı ile mobil, online kanallardan, her yerden, herkesten hatta her şeyden (robotlardan, akıllı sistemlerden, nesnelerden dahi) her zaman, her formatta serbestçe ulaşılabilen bir yapıda.
 
Kısacası öğrenmek, eğitim kanalları da artık “çoklu kanal” yapısında. Analog, dijital, tüm araçlardan alınıp, verilebilen, geliştirilebilen ve paylaşılabilen biçimlere dönüşüyor. Hızla dijitalleşiyor.
 
Sonuç olarak; gelişmek isteyene sınır, kısıt yok. Olanaklar neredeyse sınırsız.
 
Bu yüzden çocukları, daha doğrusu her yaşta insanı eğitmeye, eğitim almaya odaklanmamalı, yalnızca çocukların değil, her yaşta insanın sürekli, kesintisiz öğrenmeye yönlenmesini teşvik edecek, kolaylaştıracak yapılar oluşturmalıyız. Bu farkındalığı yaymalı, öğrenimlerini tasarlayabilmeleri için rehberlik edilmeli.
 
Şimdi ve gelecekte asıl dert “eğitim olanakları ya da olanaksızlıkları” değil! Eskisinden çok farklı ve zengin kaynaklardan yararlanabilme becerisini geliştirmek olacak… İnsanlara, özellikle çocuklara otodidakt öğrenme (kendi kendine düşünme, kendi kendine öğrenme) yetkinliklerini geliştirmeleri için yardımcı olmalıyız.    
 

 2- Şehirleşme her geçen gün hızla ilerliyor. Yapı sektöründe ve şehir planlamalarında baş döndürücü bir teknolojik dönüşüm söz konusu. Gelecekte evlerimiz nasıl olacak? Evlerimizde kullandığımız eşyalardaki dönüşüm nasıl olacak? Şehirleşme ve yapı sektöründe gelecekte bizi neler bekliyor?
 


Her şeyden önce gelecekte şehirlerin ve evlerin, yaşamsal tüm ortamların “akıllı, smart” olmasını bekliyoruz.
 
Evlerin, ortamların, eşyaların, araçların, binaların her türlü alt ve üst yapı unsurlarının birbirine bağlı, akıllı hatta kurnaz olacağına “kesin” gözüyle bakabiliriz.  Tüm bu gelişmelere tabii ki IoT (Internet of Things) yani “Nesnelerin, Şeylerin Interneti” dediğimiz devrimsel gelişmeler neden olacak. Olmaya başladı zaten…
 
Şehirler neredeyse birer açık hava bilgisayarına dönüşecek, gündelik yaşamda kullanılan, sensörlerle, akıllı chip, kamera, alıcı verici vb. ve nano chiplerle döşenmiş aletlere, nesnelere de internet adresi verilecek, kablosuz (wireless) teknolojilerle onlar da sürekli internete yani birbirlerine bağlanabilecek.
 
Örneğin; otomobilimizdeki akıllı navigasyon cihazı, akıllı gözlüğümüz, akıllı ceketimiz ya da akıllı bilekliğimizden gelen sinyallerle eve gitmekte olduğumuzu anlayıp, evdeki akıllı kombimize ya da klimamıza “patron geliyor hemen evi onun sevdiği ısıya getir!” diye talimat veriyor. Hatta Kahve makinasına “sen de yarım saat sonra az şekerli, çikolata aromalı kahvesini hazır etmiş ol” diye iş buyuruyor… Bununla kalmayıp, müzik setine de “şu şu şu melodileri çalmak için hazırda bekle, kapıyı açtığında şu ses seviyesinde çalmaya başla. Bugün biraz yorgun, volume çok yüksek perdenden olmasın!” diye emirler yağdırmaya devam ediyor…
 
Yani işin özü şu ki; iş ve özel hayat tarzımıza, tercihlerimize, metriklerimize göre programladığımız, kendisi de bizi ve işimizi giderek tanıyan, alışkanlıklarımızı kaydedip, analiz eden ve tahminlerde bulunabilen, hatta hatta beynimizi, aklımızı, birbirini okuyabilen bir sürü “akıllı şeyle” yaşayacağımız, çalışacağımız, onların kendi başlarına çalışacakları çok ama çook farklı dijital bir dünyaya adım atmış bulunuyoruz.
Hal böyle olunca gelecekte insanlar daha da büyük şehirlerde çok daha sağlıklı, keyifli ve rahat yaşamlar sürecekler diyebiliriz…

 
3) Giyilebilir teknoloji günümüzde oldukça merak edilen konulardan biri. Google Glass, dijital saatler hayatımızı değiştirecek giyilebilir teknolojilerin başında geliyor. Gelecekte giysilerimizde yaşadığımız dijital dönüşüm nasıl olacak ve hayatımızı nasıl şekillendirecek?
 


Giyilebilir teknolojiler günlük hayatta kullanıcılarına birçok kolaylık sağlayacak. Özellikle sağlık, eğitim, ulaşım, moda, tasarım, üretim ve bilhassa da pazarlama alanında müthiş etkileri olacak.
 
Giyilebilir teknolojileri IoT ve sensor ekonomisi "Augmented Reality" (Arttırılmış Gerçeklik) temeline oturtulmuş cihaz, yer ve zaman ayrımı olmaksızın insanlara  sanal  dünya  ile  gerçek  dünyanın bir karışımını sunacak.  Gündelik  hayattaki kullanım kolaylıklarının yanında, giyilebilir teknoloji cihazlarının öncelikle ve en hızlı biçimde medya, reklam  ve  pazarlama dünyasında ciddi değişimlere  neden olacağına kesin göz ile bakabiliriz. Dünyayı gün geçtikçe dijitalleştirerek kayıt altına alan  smart, akıllı, giyilebilir teknolojilerin  "ADmented  reality - REKLAMlaştırılmış Gerçeklik" çerçevesinde paraya  dönüştürülmesi atılan en çabuk adımlardan biri olacak. Gözbebeklerimiz dahi en önemli reklam mecralarından biri haline gelecek.
 
4) Dünyada hızla artan insan nüfusuna karşı ekolojik denge hızla bozuluyor. Gelecekte insanlar nasıl beslenecek? Açlık hâlâ söz konusu olacak mı?
 
Geleneksel tarımın, çiftçiliğin; teknolojik katkılara, gelişen genetiğe (giderek insan sağlığı ile hem daha uyumu hem tedavi edici) rağmen dünyadaki insanları, canlıları beslemek için yeterli olamayacağını görüyoruz.
 
 Kaçınılmaz olarak Belçikalı tasarımcı Vincent Callebaut´un New York için geliştirdiği dev çiftlik tasarımlarına benzer yeni yapılanmaların nüfus  artışından ve ekolojik sorunlardan doğacak gıda kıtlığına alternatif olacağını bekliyoruz.
 
Yeni yüzyılın dev çiftlik projesinin New York´un Roosevelt Adası´nda inşa edilmesi hayal ediliyor. Eğer yapılırsa, 600 metre yükseklikteki dev bina ‘’yusufcuk’’ böceğine benzeyecek ve adı da (Dragon Fly) olacak.
 
Sığır ve kümes hayvanları ile 28 değişik tarım ürününün yetiştirileceği Dragon Fly (yusufcuk böceği) binası, tamamı camla kaplanmış 132 kata sahip olacak. Konut ve işyerlerinin de yer alacağı 132 katlı çiftlik, kışın güneş enerjisiyle ısınacak, yazın doğal havalandırma ve bitkilerin terlemesi yoluyla gerçekleşen buharlaşmadan yararlanacak. Binada, yağmur suyu da filtrelenerek tekrar kullanılacak. 

 
5) Son teknoloji 3D yazıcılarla hemen hemen her şeyi yapmak mümkün. Hızla gelişen 3D teknolojisi gelecekte iş hayatımızı nasıl etkileyecek ve daha ne kadar gelişebilecek?
 


Sarah Buzaglo´nun Babası kızına değişik güzel bir hediye almak istediğini ve beğendiği şeyi söylemesini rica eder. Sarah bu amaçla kendisine yüzük ararken
 
Facebook’da brilliance.com diye bir site görür. Sitede gezinirken, beğendiği modelin plastik örneğini dilerse kendi evindeki 3D yazıcıdan (varsa), isterse de basılmış, hazır olarak, alabileceğine dair seçenek sunun bir bölüme rastlar!  Önce maketi deneyip, sonra karar vermek üzere ve yazıcısı olmadığı için firmada basılsın, hazır gelsin seçeneğine tıklar, satın al tuşuna basar. Ertesi gün beğendiği yüzüğün 3D yazıcıdan çıkmış prova baskısı parmağındadır. 

Yukarıdaki örnek, henüz ürünlerinin bilgilerini, fotoğraflarını dahi güncellemekte güçlük çeken e-ticaret sitesi sahiplerinin, yöneticilerinin sırtından soğuk terler akmasına sebep  olmuştur diye düşünüyorum.  Nasıl olmasın? Çok da uzak olmayan bir gelecekte; “satın alacağım ürünün bilgisi, fotosunu falan değil, “önce 3D prova baskısını yapabileceğim dosyayı ya da bizzat senin basıp yollamanı isterim, beğenirsem satın alacağım” diyen Milenyum Müşterisinin istekleri, hayal gücü sonsuz, müşterisi kapıda… 
 
3D teknolojisinin yepyeni bir endüstri devrimi başlatacağına kesin gözü ile bakılıyor çünkü tasarımdan, üretime hatta lojistiğe kadar tüm süreçlerde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.  

 
6) Ulaşım, trafik ve zaman hayatımızın yaman 3 öğesi. Ulaşımda geçmişten günümüze çok büyük gelişmeler yaşandıysa da hâlâ ciddi problemler yaşanıyor. Gelecekte ulaşıma dair ne gibi gelişmeler ön görülüyor?
 
Trafik ve trafikte kaybedilen zaman, sıhhat, para, ölümler vb. ya da ulaşımla, taşımacılıkla yaratılan kirlilik, ekolojik dengelere olumsuz etkiler dünyanın belki de en önemli sorunlarından biri.
 
Bunların çözümleri hava, kara, deniz taşımacılığında giderek bir taraftan devasa, çok çok hızlı taşıtlara doğru kayışı hazırlarken öte taraftan da bireysel taşımacılık konusunda inanılmaz gelişmeler yaşanıyor. Drone’lar vb. uçan araçlarla yaşam için ön gösterimler gibi geliştikçe gelişecek. Regülasyonlar, kanunlar, kurallar yapılandıkça çizgi film fantazisi gibi algılanan araçlar hayatın içine girecek. 
 
İnsanların oldukları yerlerden çalışabilmeleri, telepresence ya da hologramlarla buluşabilmeleri gibi etkenler seyahat zorunluluklarını azaltacak. Tatil, eğlence amaçlı ulaşım ihtiyaçları içinse yukarıda bahsettiğimiz ultra hızlı, büyük, özel, uzaysal tasarımlarda taşıtlara alışacağız. Ve tabii ki uzay seyehatlerine başlayacağız.

 
7) Daktilonun icadı bile iş dünyasında muhteşem olarak yorumlanmıştı. O günlerden günümüze geldiğimizde iş dünyasında muazzam bir dijital dönüşüm yaşandığı görülüyor. Bu dönüşüm sayesinde iş dünyasında “sınırlar” kalmadı. Gelecekte iş dünyasını nasıl bir dönüşüm bekliyor?



Gelecekte, daha az çalışan, daha mutlu, her an kendini geliştiren, daha bilinçli, hibrit bir toplum yapısı bizi bekliyor olacak.
 
Gelecekte insanların bizzat orada bulunmasını gerektirecek işlerin hemen tamamını robotlar, akıllı şeyler yapacağı için insanlar için mesleklerden çok beceriler ön plana çıkacak, önemli olacak. Tatil, emeklilik, çalışma süreleri vb. kontroller, metrikler tarihe karışacak. İnsanlar çok daha sorumlu bireyler olarak kendi çalışma alanlarını, işlerini, sürelerini vb. kendileri belirleyecekler. Teknolojiye tam uyum sağlayamayanların her hangi bir iş yapma ya da bir alanda başarılı olma olanağı olmayacak.
 
İleri aşamalar geçinceye kadar insanların ilk önce bir takım ekranlarda gezinen parmakları, sonra da sadece beyinleri en önemli iş araçları olacak. Bunları iyi kullananların her zaman bir işi olacak. Kullanamayanlar ise oyun dışı kalacak.
 
8) Geçmişte çiçek, kızamık ve kuduz gibi hastalıkların bir çaresi yoktu. Günümüzde ise kanser ve AIDS gibi hastalıklara karşı tıp çaresiz. Gelecekte bugün tıbbın çare bulamadığı hastalıklar ne olacak? Gelecekte insanları nasıl hastalıklar bekliyor?
 
50 yıla kadar genetik ve nano teknolojideki gelişmeler insanın, canlıların gen yapısını tamamen çözmeyi sağlayacağı için bugün bilinen, bilinmeyen, yepyeni vb. tüm hastalıkların nedenleri ve tedavileri mümkün olacak.
 
Gelecekte ölüme çok kötü bir hastalık olarak bakılacak. Ölümsüzlük bile sağlanabilecek umudunda olan Singularity, Tekillik epey mesafe kat edecek.
 
Ancak o zamanlara kadar geçeceğimiz yakın gelecekte, yeni tür alerjiler, mevsim değişikliklerinden kaynaklanan solunum, cilt hastalıkları, salgın hastalıklar, dijital, teknolojik atıklar/etkiler yüzünden gelişen yeni partiküller, bakteriyel ve virütik hastalıklar gelişecek. Ve tabii ki dönüşüme uyum sağlama mücedelesi ciddi ruhsal, sinirsel sıkıntılar doğuracak.       


******************

Daha iyi bir gelecek için hizmetlerimiz hakkında bilgilenmek, 
Seminer-Workshop-Moderasyon-İçerik-Etkinlik Kurgusu vb. talepleri için görüşmek, 
Özel-özgün çalışmalarla işinize, hayatınıza dair iyileştirmeler yapmak üzere
 Antrenörlük almak 
Stratejik Danışmanlık, İş Tasarımı ve Avatarlığı hizmetlerimizden yararlanmak isterseniz;

Başvuru ve sorularınız için lütfen > burayı tıklayınız

Hizmetlerimiz & Eğitim &  Seminerlerimiz     I     M-GEN Resmi Sitesi (Referans ve Projelerimiz)

Ufuk Tarhan´ın yazı ve haberlerini  Twitter ve Facebook dan takip edebilirsiniz.