Çalışanlar, şirketlerini değil yöneticilerini terkederler...

Burada sözü edilen "izlenmek, takip edilmek" yani “to be followed";  sosyal medyadaki tanımla
birebir örtüşüyor. Çünkü bir lider için kendisini izleyecek takipçileri çekebilir olması, takipçilerinin
gösterdiği yöne tam güvenle ilerlemesi dışında da zaten bir seçenek bulunmuyor... 

Yönetici tanımı da artık eski tanım ve kapsamının üzerine eklenenlerle
hızla değişiyor...

Teknolojik, sosyal, kültürel birçok değişimi takip etmenin yanında iş dünyasındaki değişikliklerle ilgili de
yenidünyanın liderleri kendilerini güncellemek zorunda kalıyor; 

Peki bu durumda güncelleme yapılabilir temel başlıklar neler olabilir? Değişen dünya ve değişen iş
yapış biçimleri için farklı neler söylenebilir? diye düşündüğümüzde, aşağıdaki alanlar öne çıkıyor;

- Teknoloji
- Güncel sosyal akımlar
- Tüketici profilinin gelişimi
- Trendler
- Farklı jenerasyonların aynı çatı altında yönetimi

Değişen Liderlik Vasıfları Neler? dediğimizde ise; 

o   Mutlaka değer katmak
o   Verimlilik, sürdürülebilirlik ilkeleriyle çalışmak
o   Yalın bir akışı ve iletişimi benimsemek
o   Multidisipliner yaklaşabilmek, olabilmek
o   Fütürist bakış açısına sahip olmak
o   Yaratıcı olmak
o   Dijital çeviklik
o   Hibrit düşünebilmek, olabilmek ve yapabilmek
o   Hikayeci olmak 

olmazsa olmazlar listesini oluşturuyor...

Çalışanları ne harekete geçirir? dediğimizde ise "tabii ki iyi ve anlamlı hayat!" demenin ötesinde
aşağıdakileri bilmek gerekiyor; 

o   Esas Mesele Hedefe Ulaşmak değil, DUYGUYU yaşamak
o   Vizyon harekete geçirmez, BAŞARI duygusu harekete geçirir
o   Başarı motive etmez, BAŞTAN ÇIKARTIR! 

AN’ların Önemi Artıyor! Nasıl? sorlarının yanıtları içinse;

o   Çalışan mutluluğu AN’lık takip ve geribildirimden geçiyor
o   Sadakat yerini bağlılığa bıraktı, kişiselleşmeyi ciddiye alalım
o   Kariyer planlarının ötesine geçelim, çalışanlarımıza gelecek planı sağlayalım 

telkinleri beynimize akıyor...

Şimdi, lütfen "biz bunları zaten biliyoruz" demeyelim..

Suzuki; “zen mind, beginner’s mind” yani “Zen Zihni, Acemi Zihin” Kitabı´nda  "usta"dan, "çırak" diye
bahseder çünkü Zen felsefesinde usta ve çırak yanyanadır. Her ikisinin de paylaştığı ortak
değerler; açık fikirlilik, yeni şeyleri merak etme ve öğrenme  kapasitesidir. Bu da aceminin zihninde
“ben oldum” düşüncesi barındırmaz... 

Batı´da ise usta ve çırak yelpazenin zıt uçlarında konuşlanır... Bizler de çoğunlukla batıdan tahrik alan
kural ve süreçlerle donandığımıza göre, öğrenmeye, izlenen liderler olmak, terkedilmeyen 
yöneticilerle dolu organizasyonlar oluşturmak için çalışmaya devam...

Bildiğimi bilmiyorum’dan, bilmediğimi biliyorum’a yolculuk için zaman ŞİMDİ!

Selin Deniz Şimşek 

***************************

Bu yazısını da okuyabilirsiniz; İşveren Markası - Employer Branding

***************************

Daha iyi bir gelecek için hizmetlerimiz hakkında bilgilenmek, 
Seminer-Workshop-Moderasyon-İçerik-Etkinlik Kurgusu vb. talepleri için görüşmek, 
Özel-özgün çalışmalarla işinize, hayatınıza dair iyileştirmeler yapmak üzere antrenörlük almak 
Stratejik Danışmanlık, İş Tasarımı ve Avatarlığı hizmetlerimizden yararlanmak isterseniz;

Başvuru ve sorularınız için lütfen > burayı tıklayınız

Hizmetlerimiz & Eğitim &  Seminerlerimiz     I     M-GEN Resmi Sitesi (Referans ve Projelerimiz) 

Ufuk Tarhan´ın yazı ve haberlerini  Twitter ve Facebook dan takip edebilirsiniz.

Tablet Seminerler, yetişkin bireylerin geleceğe hazırlanmak ve kazanmak için her gün artan“öğrenme
ihtiyacını” karşılamak üzere verilen, yüz yüze, sınıf ortamında gerçekleşen gelişim seminerleridir. 
Sinemaya gitmek kadar kolay, hediye edecek kadar değerlidir. Bu siteden alınıp, hediye edilebilir.
Kazanmayı öğretir. O kadar kolay ve pratiktir ki "bütçeniz seminere katıldığınızı fark etmez bile!"